Göz alıcı modern mimari eserlere bir yenisi daha eklendi. Dubai'deki Museum of the Future, dokuz yıllık tasarım ve inşaat sürecinin ardından 22 Şubat günü ziyaretçilere açıldı. Killa Design tarafından tasarlanan müze, bilim ve teknoloji temaları etrafında şekillenen “yaşayan bir laboratuvar” olarak tanımlanıyor. Şimdiden dünyanın en iddialı müzeleri arasında yer alan Museum of the Future'da yer alan tasarım öğelerine ve özelliklerine birlikte bakalım.
İlginizi çekebilir: Dünyanın En Ünlü 5 Mimarı ve Yapıtları
Museum of the Future'ın Özellikleri Nelerdir?
-
Birleşik Arap Emirlikleri‘nin en son teknolojik ve mimari yapılarından biri olan müze, aynı zamanda ülkenin yerel flora, fauna, kara ve deniz yaban hayatı doğal ekosistemini de gözler önüne seriyor. Yükseltilmiş yeşil bir plato üzerinde bulunan binanın kendine özgü parametrik olarak tasarlanmış formu, tasarımcılara göre bilgiyi ve gelecek vizyonunu temsil ediyor.
-
Binanın üzerinde bulunduğu yeşil plato BAE mirasının ayrılmaz bir parçası olan, ülkenin doğal çeşitliliğini yansıtan yaklaşık 100 ağaç ve bitki türünü de barındırıyor. Yerel çevre koşullarına iyi uyum sağlayan ghaf, sidr, palmiye ve akasya ağaçlarına sahip bahçe, akıllı, otomatik bir sulama sistemi ile donatılmış ve yerel arı ve kuş popülasyonlarını destekliyor.
-
Yaklaşık 24 metre yüksekliğindeki bina, Arap kaligrafisi ile süslenmiş 1.024 paslanmaz çelik kompozit panel ile kaplanmış.
-
7 katlı müzenin iç mekanında kolon bulunmuyor. Yapının programında, 1.000 kişilik bir salon, 345 kişilik konferans salonu ve beş katlı galeri alanları bulunuyor. Ziyaretçi deneyimi, sanal ve artırılmış gerçeklik, yapay zeka ve makine öğrenimi ile etkileşimleri, uzay araştırmaları ve Amazon yağmur ormanlarının dijital simülasyonu dahil olmak üzere belirli sergilerle sağlanıyor.
Museum of the Future'ın Üzerinde Neler Yazıyor?
BAE Başbakanı Şeyh Muhammed bin Rashid Al Maktoum'dan gelecekle ilgili alıntılar da dahil olmak üzere dış cepheye kazınmış Arapça kaligrafiler yer alıyor.
Yüzlerce yıl yaşayamayabiliriz, ancak yaratıcılığımızın ürünleri ardımızda bir miras bırakabilir. Gelecek, onu hayal edebilen, tasarlayabilen ve uygulayabilenlere aittir. Beklediğiniz bir şey değil, yarattığınız bir şey. İnovasyon entelektüel bir lüks değildir. Ulusların ve insanların tekamülünün ve gençleşmesinin ardındaki bir sırdır.
