O Bir Dönemin Kurallarını Yıktı: Artemisia Gentileschi Kimdir?
Resim Sanat

O Bir Dönemin Kurallarını Yıktı: Artemisia Gentileschi Kimdir?

sanatperver Admin
sanatperver Admin

Barok dönem dendiğinde akla ilk gelen isimlerden biri olan Artemisia Gentilecshi, 1593 yılında Roma’da doğdu. Ressam Orazio Gentileschi’nin kızı olan Artemisia, babasının atölyesinde çok küçük yaşlarda çalışmaya başladı. Artemisia 16 yaşında ilk fırça darbelerini attığı bu atölyenin en başarılı ressamlardan biri oldu. Orazio kızının sanatını geliştirebilmesi ve perspektif dersleri alabilmesi için Artemisia’yı arkadaşı Agostino Tassi’nin atölyesine gönderdi. Artemisia, Tassi’nin atölyesinde çalışırken, kadınların toplumsal hayatta ne kadar vahim bir durumda olduğuna örnek olacak bir trajedi yaşadı. Bu nedenle Artemisia, günümüzde sadece sanatıyla değil mücadeleci hayatıyla da adından söz edilen bir isim.

Sanat Akımları Nelerdir? Akımlar ve Sanatçılar Hakkında
Batı sanat tarihine dönüp baktığımız zaman sanatın toplum büyük bir etkiyarattığını görmek gerçekten şaşırtıcı. Sanat akımlarının ortaya çıktığıtarihleri izleyerek modern ve çağdaş sanatın nasıl gelişim gösterdiğini değil,aynı zamanda sanatın zamanının bir yansıması olduğunu da görebiliriz. Örne…

Artemisia Gentilecshi 17. Yüzyıl Avrupa’sında Kadın Olmanın Dayanılmaz Ağırlığını Taşıyordu

Artemisia 19 yaşında babasının yanından ayrılıp Agostino Tassi’nin yanına gittiğinde, hayatını ve sanatını derinden etkileyecek bir acı yaşayacağından habersizdi. Tassi’yle çalışmaya başladıktan çok kısa bir süre sonra onun ve arkadaşının tecavüzüne uğradı. Tassi ressam olmasının yanı sıra pek çok kez cinayet ve cinsel saldırı suçlarından da hapis yatmış bir isimdi. Bu nedenle Artemisia’yı, bu olayı kimseye söylemezse kendisiyle evleneceği konusunda ikna etti. Bekaretini kaybettiği için kimseyle evlenemeyeceğini düşünen Artemisia mecburen Tassi’nin dediğini yapmak zorunda kaldı. Bir süre sonra kızının baskı altında olduğunu hisseden babası Orazio, her ne kadar Tassi’yi mahkemeye verse de mahkeme neredeyse Artemisia’yı suçlu ilan edecekti. Günümüze kadar ulaşan bu mahkeme kayıtlarına göre, Artemisia dava boyunca mahkemenin ve Roma halkının aşağılamalarına maruz kalmıştı. Mahkeme salonunda Artemisia’nın bakire olup olmadığı kontrol edildi. Suçlamalarından ve ifadesinden vazgeçmesi için hem baba Orazio’ya hem de Artemisia’ya baskı ve işkence yapıldı.

Lucrezia – Artemisia Gentileschi

Roma’da Kadın Ressam Mı? O Da Ne?

Artemisia’nın yaşadığı dönemde kadınların ressamlık yapması hoş karşılanmıyordu. Bu durum pek çok kişi için zaten başlı başlına “iffetsizlik” sebebiydi. Bu nedenle Roma halkı mahkeme boyunca daima Tassi’nin yanında yer aldı. Dava sonunda Tassi 2 ay hapis ve Roma’dan uzaklaştırma cezası aldı. Tahmin edileceği gibi bu cezalar hiçbir zaman uygulanmadı. 17. yüzyıl Avrupa’sındaki bütün cinsel saldırı davalarında olduğu gibi, bu dava da saldırgandan çok mağdur olan Artemisia’ya zarar verdi.

Artemisia Gentileschi: Accademia delle Arti del Disegno’nun İlk Kadın Üyesi

Davadan sonra Roma’da artık ne kendisinin ne de babasının itibarı kalmıştı. Artemisia’da çözümü Floransalı ressam Pietro Antonio Sriattesi ile evlenerek yeni bir hayata başlamakta buldu. Roma’daki itibar kaybının çalışmasına engel olmaması için eserlerini Lomi ismiyle imzalamaya başladı. Floransa, Artemisia’nın hayatında bir dönüm noktası oldu. Burada sanatını geliştirdi, okuma yazma bilgisini ilerletti ve çalışmalarıyla pek çok soylu ailenin desteğini kazandı. Artemisia’nın yolu, Floransa’da bugün hepimizin yakından tanıdığı isimlerle de kesişir. Michelangelo’nun yeğeni Casa Buonarroti ile çalışma şansı yakalar. Galileo gibi dünya tarihine damga vuran isimlerle dostluklar kurar. 1616 yılına gelindiğinde Artemisia, Accademia delle Arti del Disegno’nun ilk kadın üyesi olarak kabul edilir. Akademiye kabul edilmesiyle yeteneğini hem kendisine hem de sanat çevresine ispatlar. Sanat hayatındaki başarılarına rağmen özel hayatı onun için tam bir hayal kırıklığıdır. Artemisia’nın kazandığı bütün paraları eşi Pietro kumara ve lükse yatırır. Sadece kumar değil pek çok kanunsuz işe de bulaşan Pietro, bir gün aniden ortalardan kaybolur. Artemisia ise 1638 yılında babasıyla Londra’ya gidene kadar tek başına hayatla mücadele eder. 1638 yılında baba ve kızı İngiltere’de kral I. Charles’ın hizmetinde çalışmaya başlar. Fakat babası bir sene sonra ölür. Babasının ölümünün ardından tekrar İtalya’ya dönen Artemisia, ömrünün sonuna kadar yaşayacağı Napoli’ye yerleşir.

Corisca and the Satyr (1630 -1635 yılları arası) – Artemisia Gentileschi

Hayatının Bütün Trajedilerini Tuvaline Yansıtmıştır

Artemisia’nın sanatı Barok gelenekle olduğu kadar ünlü resssam Caravaggio’nun çizgisiyle de büyük uyum içindedir. Caravaggio’nun eski bir efsaneyi konu alan ‘Judith Beheading Holofernes’ isimli tablosunu pek çok kez yeniden yorumlamıştır.

Şiddet, kin ve nefret gibi kavramların vurgulandığı “Judith Beheading Holofernes’ o zamana kadar yapılmış pek çok resimden ayrılır. Caravaggio’nun tablosunda; Judith Holofernes’in başını keserek, halkını zalim komutandan kurtarmış bir kahraman olarak resmedilir. Artemisia’nın aynı tablosunda ise kompozisyon oldukça farklıdır. Tablodaki Judith kendisi, Holofernes ise cinsel istismarına uğradığı Tassi’yi temsil eder. Caravaggio ile Artemisia’nın tabloları arasındaki en belirgin fark, Judith’in yüz ifadesinde kendini gösterir. Caravaggio’nun Judith karakteri narin ve çekingenken, Artemisia Judith’i çok daha güçlü ve kendinden emin resmetmiştir. Fiziksel mücadelenin ön plana çıktığı bu tabloda Artemisia, adeta Tassi olayının intikamını almıştır.

Judith Beheading Holofernes (1620) – Artemisia Gentileschi

Geleneksel Resim Sanatına Baş Kaldıran Bir Kadın: Artemisia Genrileschi

Artemisia Genrileschi iç savaşlar, salgın hastalıklar, siyasi entrikalarla dolu bir dünyada, şehir şehir gezerek kendisinin ve iki kızının geçimini yaptığı muhteşem tabloları satarak sağlıyordu. Fakat o kendi döneminin erkek ressamları gibi cinselliğin ve erotizmin odak alındığı resimler yapmak yerine, güçlü ve mücadeleci kadınları gösteren tablolar yapıyordu. Neredeyse bütün eserlerinde ışık ve gölgenin zıtlığından yararlanarak çarpıcı sahneler elde ediyordu. Dinsel ve mitolojik sahnelere özel bir yer ayırdığı tablolarında, özellikle karakterlerin yüz ifadelerini büyük bir özenle çiziyordu. Karakterlerinin yüz ifadeleri psikolojik analiz yaparcasına detaylarla doluydu. Aslında bugün Artemisia’yı döneminin en etkili ve ilerici ressamlarından biri olarak kabul ediyorsak bunun sebebi hiç kuşkusuz tablolarındaki o detaylarıdır.

Cleopatra (1633-35) – Artemisia Gentileschi